Sendikasız Sen olarak her daim tüm eğitim çalışanlarının yanında olmaya, sorunları birlikte aşmaya devam edeceğiz..
27 Haziran 2024
Eğitim fakültesinden mezun olursun, atanmak en büyük hayalindir, atama kontejyanı söz verilenden daha da az açıklanır.Atanamayacağını bildiğin için,
Sendikalardan destek görmek istersin, destek gelir…
Mülakatsız atanmak istersin, puan sıralamasında atanman kesinken mülakatla hakkının gasp edileceğini düşündüğün için,
Sendikalardan destek görmek istersin, destek gelir..
Sözleşmeli atama şartları bellidir, bilirsin, atandığın yerde 3+1kalma şartı vardır. Ama atanmayı çok istediğin için gözüne bu şart görünmez.. Ta ki evlenene kadar ya da evliysen ailenden uzak kalmanın acısı artana kadar…Bu sebeple bilerek kabul ettiğin şartlar sana ağır gelir, "aile birliği sağlansın" ,3+1 şartı kaldırılsın, ailene kavuşmak istersin,
Sendikalardan destek görmek istersin,destek gelir ..
İlk atama şartlarını yerine getirmişsindir, 3+1 şartını da tamamlamışsındır, mazerete sebep bir atama durumun da yoktur, bu sefer puan biriktirmeye başlarsın, artık memleketinde yaşamak, gurbetten kurtulmak istersin. Tam hayallerine yaklaştığını, hakkınla il dışı tayininin gerçekleşeceğini düşünürken, bu seferde kontejyan az açılmıştır, sınırlı illerde açılmıştır,
Sendikalardan destek görmek istersin, destek gelir..
İl dışı ataman olmuştur ama merkez okullar dolu olduğu için daha uzak daha dezavantajlı bir ilçeye gelmişsindir, "Olsun be istediğim şehirdeyim " dersin çalışırsın, il içi tayin hakkın açılmıştır, yine kontejyanın sınırlı olduğunu görürsün,
Sendikalardan destek görmek istersin, destek gelir…
Eğitim fakültesini bitirmişsindir atanamayınca geçim derdine düşüp KPSS ile memur olmuşsundur. "Öğretmenliğe geçiş hakkı veriyor devlet baba, yönetmelikteki şartları sağlayınca öğretmen olurum." derken yönetmelikteki madde kaldırılır, kurum değişikliği hakkın elinden alınır,
Sendikalardan destek görmek istersin,destek gelir ..
Şimdi el-vicdan diyerek soruyorum sizlere:
Yukarıda saydığım mağduriyetlerden hangisinin önemi daha az, hangisinin daha fazla?!..
Hangi sebeple olursa olsun, mağduriyet yaşayan eğitim çalışanı, sadece kendi derdinin dert olarak bilinmesini ve sadece o mağduriyetin giderilmesini istiyor.. Hatta diğer mağduriyetlere destek verilirse kendisine haksızlık yapıldığının feryatlarını duyurmaya çalışıyor..
Maalesef ki yukarıda belirttiğim mağduriyetleri yaşayan hedef kitlelerin hemen hemen hepsi olaylara bu bakış açısı ile yaklaşıyor…
Kıymetli eğitim çalışanları, sorunun temel kaynağı şudur: Eğitim çalışanları olarak; birlik olup yaşanılan tüm mağduriyetleri haklı görüp birbirimize destek olmazsak, hak mücadelemizde hakkı yenilenler olarak kalmaya devam ederiz.. Sonra da "Sendikalar ne işe yarıyor?!.. demeye de devam ederiz…
Hâlbuki ben-sen demeden "BİZ" demeyi öğrendiğimiz zaman sendikalara da ihtiyaç kalmadığını hep birlikte görmüş olacağız..
Bu nedenle; Sendikasiz Sen olarak,
bizlerden destek bekleyen tüm eğitim camiasına değer verdiğimizi, yaşanılan her mağduriyetin, mağduriyeti yaşayan eğitim çalışanı açısından önem arz ettiğini iyi bildiğimizi, bizlerden destek olmamız istenildiğinde elimizden gelen gayreti gösterdiğimizi, yargılamadan, sorgulamadan önce empati kurmanızı isteriz..
Sendikasız Sen, bir zümreye, bir siyasete ve sadece tek bir mağduriyete bağlı kalmak için kurulmadı…
Birlik olmanın sorumluluğunun bilincinde, tüm eğitim paydaşlarıyla bu sorumluluğu yerine getirmek için kuruldu..
Sendikalar destek olmak için vardır, sizler de destek görmek için sendikaları yanınızda istersiniz…
Sendikasız Sen olarak her daim tüm eğitim çalışanlarının yanında olmaya, sorunları birlikte aşmaya devam edeceğiz..
Kamuoyuna saygıyla duyurulur..
Nihal ALBAYRAK
Sendikasız Sen
Genel Başkanı
Son Yazılar
03 Haziran 2024
24 Mart 2024
24 Mart 2024
16 Mart 2024